Перевод: с немецкого на все языки

со всех языков на немецкий

(bir taşıtı)

См. также в других словарях:

  • bekleme salonu — is. 1) Doktor, avukat vb. ile görüşme öncesinde oturulan yer, bekleme odası Bir keresinde bekleme salonunda sırasını bekliyor, içeriden şişe patlar gibi kahkaha! A. İlhan 2) Herhangi bir taşıtı beklemek için gelenlerin oturdukları yer …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bekleme yeri — is. 1) Bir kimseyi beklemek için ayrılan bölme 2) Herhangi bir taşıtı beklemek için ayrılan bölme …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • el freni — is. Duran bir taşıtı, bulunduğu yerde sabitleştirmek veya hareket imkânını engellemek için kullanılan ve elle yönetilen fren Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller el frenini çekmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çekmek — i, e, er 1) Bir şeyi tutup kendine veya başka bir yöne doğru yürütmek Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı. R. N. Güntekin 2) Taşıtı bir yere bırakmak, koymak 3) Germek İpi çekmek. 4) İçine almak, emmek… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hava — is., Ar. hevā 1) Hava yuvarını oluşturan, bütün canlıların solunumuna yarayan, renksiz, kokusuz, akışkan gaz karışımı 2) Meteoroloji ile ilgili olayların bütünü Hava biraz bozukçaydı, dışarıda serin bir yağmur çiseliyordu. M. Ş. Esendal 3)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tekne — is. 1) Türlü işlerde kullanılmak için çoğu ağaçtan veya taştan yapılan, uzun ve geniş kap Bir taş teknenin üstünde doktor Abbas ın ölüsünü kesti biçti. Y. Kemal 2) Sızdırabilir veya sızdırmaz olarak yapılmış, levhaları bir parçadan oluşmuş,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kamyon — is., Fr. camion 1) Motorlu büyük yük taşıtı Garajın içinde birkaç tane aletle bir de ufak kamyondan başka bir şey yoktu. S. F. Abasıyanık 2) sf. Bu taşıtın taşıyabildiği miktarda olan Bir kamyon askerle birkaç otomobil getirdiler. F. R. Atay… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sal — 1. is., hlk. Tabut Birleşik Sözler salhane 2. is. Birçok kalın direk yan yana bağlanarak yapılan, düz ve korkuluksuz deniz veya ırmak taşıtı Dalgaları ufukları örten bir denizde, küçük bir sal parçası üstünde bir boraya mı tutulduk? Y. K.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • araba — is. 1) Tekerlekli, motorlu veya motorsuz her türlü kara taşıtı Ve arabayı dörtnala ileri sürdü. H. Taner 2) sf. Bu taşıtın aldığı miktarda olan İki araba saman. Bir araba kömür. Birleşik Sözler araba araba araba falakası araba mezarlığı araba… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • deniz otobüsü — is., den. Tepkili motorları sayesinde, özel hava yastıkları üzerinde hız kazanan ve suya temas etmeden hızla giden, yolcularını kapalı mekân içerisinde taşıyan bir deniz taşıtı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • direksiyon — is., Fr. direction Taşıta istenilen yönü vermeye ve taşıtı belirli bir doğrultuda götürmeye yarayan düzenek, yönelteç Birleşik Sözler havalı direksiyon Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller direksiyon kırmak direksiyon sallamak direksiyona geçmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»